PİYASALARDA HAYATTA KALABİLMEK

 

Piyasalarda Hayatta Kalabilme Yöntemleri

Varlık Dağılımı, Risk Toleransı ve Hisse Senedi Seçimi

Varlık dağılımı: Yatırımcıların risk profiline ve nakit akışına uygun, dengeli bir varlık dağılımı yapmaları önemlidir. Varlık dağılımı, yatırım portföyündeki farklı varlık sınıflarının (hisse senetleri, tahviller, emtialar, gayrimenkul, nakit vb.) oranını belirlemektir. Bu dağılım, yatırımcının getiri beklentileri, risk toleransı ve ihtiyaçlarına göre şekillendirilmelidir. Hisse seçimi: Hisse senedi yatırımı yaparken, yatırımcıların bazı kriterlere dikkat etmeleri gerekmektedir. Metinde belirtilen kriterler şunlardır: serbest nakit akışlarının kalitesi, serbest nakit akışlarının büyümesi ve kurumsal yönetim kalitesi. Bu kriterlere uygun hisse senetleri seçilerek, değeri yüksek şirketlere yatırım yapılması hedeflenir. Metinde ayrıca, yatırımcının getiri beklentilerini belirlemesi, risk toleransını göz önünde bulundurması, portföyündeki kayıplara tahammül edebilmesi ve piyasalardaki dalgalanmalara karşı dayanıklı olabilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Her yatırımcının risk alma düzeyi farklı olduğu için, optimal bir varlık dağılımı için bir standart oran veya reçete bulunmamaktadır. Yatırımcı, kendi özelliklerini ve hedeflerini göz önünde bulundurarak kendisi için en uygun dağılımı belirlemelidir. Metinde ayrıca, hisse senedi yatırımının volatilitesi ve riski olduğu, ancak uzun vadede yüksek getiri potansiyeli sunduğu ifade edilmektedir. Yatırımcıların hisse senedi piyasasında uzun vadeli düşünmeleri ve şirketlerin iş modelini, büyüme potansiyelini ve kurumsal yönetim kalitesini değerlendirmeleri önerilmektedir. 3-4 ay önce Türkiye, Hindistan, Güney Afrika, Endonezya ve Brezilya gibi ülkeler BRICT, CIVETS, MIST vb. tanımlamalarla yabancı yatırım kuruluşları tarafından öne çıkarılmazken, şimdi "Kırılgan Beşli" olarak adlandırılarak para birimleri kur ataklarına maruz kaldı. Bu düşen piyasalar için kıyamet senaryoları yazılmaya başlanırken, diplerden güçlü bir tepki geldi. Piyasalarda sular yükseldiğinde balıklar karıncaları yerken, sular çekildiğinde de karıncalar balıkları yedi. Bu durum, piyasaların, özellikle hisse piyasalarının doğası gereği değişmez bir özelliktir. Bu belirsiz ortamda hayatta kalabilmek isteyen bir yatırımcı için iki önemli prensip bulunmaktadır: risk profiline ve nakit akışına uygun, dengeli bir varlık dağılımı ve iyi hisse seçimi. Bu prensipleri uygulayarak yatırımcı, ihtiyaç duyduğu zamanlarda nefesini uzun süre tutabilir ve piyasa dalgalanmalarında hayatta kalabilir. Ancak, her yatırımcının getiri beklentileri farklı olabilir. Yatırım yaparken aşağıdaki soruları kendinize sormalısınız: Anaparanızı sadece korumaya mı çalışıyorsunuz? Anaparayı koruyup kısa vadede ihtiyaçlarınızı karşılayacak nakit akışı mı hedefliyorsunuz? Uzun vadeli yüksek anapara kazancı mı arıyorsunuz? Risk toleransınız getiri beklentinizle uyumlu mu? Portföyünüzün bir kısmını kaybetmeye tahammülünüz var mı? Bir türbülansa hemen her şeyi satıp kurtulma dürtüsü mü duyuyorsunuz? Kısa vadeli nakit akışı gereksiniminiz var mı? Optimal bir yatırım dağılımı için hazır bir reçete veya genel geçer bir oran yoktur. Yatırımcının risk toleransı ve hedefleri doğrultusunda belirlenmelidir. Bazı yatırımcılar yatırım sepetlerinin sadece %10'unu hisse senetlerine ayırırken, bazıları %90'ını hisse senetlerine yatırmaktadır. Bu nedenle "nasıl bir varlık dağılımı?" sorusunun cevabı yatırımcının kendi içsel faktörlerine bağlıdır. Ancak, riskten kaçınmak da bir risktir ve insan doğası gereği riskten kaçınma eğilimindedir. Bu yazıdan öğrendiklerimiz şunlar olabilir: Yatırımcılar için risk toleransı ve hedeflerine uygun bir varlık dağılımının önemli olduğu vurgulanmıştır. Yatırımcıların getiri beklentilerinin farklı olabileceği ve buna bağlı olarak varlık dağılımlarının kişiselleştirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Riskten kaçınmanın da bir risk olduğu ve bazen risk almaktan kaçınma eğilimi olduğu ifade edilmiştir. Hisse senedi seçimi yaparken, serbest nakit akışı kalitesi, büyüme potansiyeli ve kurumsal yönetişim gibi faktörlerin dikkate alınması gerektiği önerilmiştir. Yatırım yapmadan önce kendi risk profilinizi değerlendirmeniz, yatırım hedeflerinizi belirlemeniz ve piyasa koşullarını göz önünde bulundurmanız önemlidir. Yatırım kararlarına ilişkin olarak bir finansal danışman veya uzmana danışmanın faydalı olabileceği belirtilmiştir. Ancak, bu bilgiler genel bilgilerdir ve her yatırımcının kişisel durumuna ve hedeflerine göre değişebilir. Yatırım yaparken dikkatli bir şekilde araştırma yapmanız ve kendi durumunuza uygun kararlar vermeniz önemlidir.